ÖZET
Amaç:
Viral hepatitler ve HIV enfeksiyonu önemli sağlık sorunlarıdır. Bu çalışmada; Ekim 2009- Ekim 2012 tarihleri arasında Artvin devlet hastanesine başvuran hastalarda HBsAg, Anti-HBs, Anti-HCV ve Anti-HIV seropozitifliğinin araştırılması amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler:
Alınan örnekler Abbot Architect İ 1000cihazı(Abbott laboratories,İllinois,USA) ile çalışılmıştır.
Bulgular:
Toplam 21865 hastaya HBsAg,15284 hastaya anti-HBs,21330 hastaya anti-HCV ve 17935 hastaya anti-HIV bakılmıştır.Çalışmamızda HBsAg, Anti-HBs, Anti-HCV ve Anti-HIV testlerinde sırasıyla %3,96, %35,06, %0,85, %0,05 seropozitiflik saptanmıştır.
Sonuç:
Artvin bölgesinde saptanan seropozitiflik sonuçları. Türkiye’nin diğer bölgelerinde bulunan sonuçlarla benzerlik göstermektedir.
Giriş
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Hepatit B virus (HBV) ve Hepatit C virus (HCV) enfeksiyonları önemli bir sağlık sorunudur. Dünyada yaklaşık iki milyar kişinin HBV ile infekte olduğu ve yaklaşık 350 milyon kişinin bu kronik hastalığa sahip olduğu bildirilmektedir. Her yıl yaklaşık 600 000 kişi HBV’ye bağlı akut veya kronik olaylardan dolayı hayatını kaybetmektedir.Değişik bölgelerde yapılmış olan çalışmalar HBV’nin tüm siroz olgularının %30’undan, tüm hepatoselüler kanser (HCC) vakalarının ise %53’ünden sorumlu olduğunu göstermektedir.Bu oranlara HCV açısından bakıldığında ise sırasıyla %27 ve %25 olarak bildirilmektedir (1,2).Ülkemiz hepatit B enfeksiyonu yönünden orta endemisite kuşağında bulunmaktadır ve HBV(Hepatit B Virüs) seroprevalansı bölgeden bölgeye değişmektedir. Bununla birlikte, HBsAg pozitifliğinin %3,9-12,5, anti-HBs pozitifliğinin ise %20,6-52,3 arasında olduğu bildirilmiştir (3,4).Dünya nüfusunun yaklaşık %3’ünün kronik HCV ile infekte olduğu tahmin edilmektedir (5).HIV/AIDS, (Human Immunodeficiency Virus/ Acquired Immune Deficiency Syndrome) ilk olarak tanımlandığı 1981 yılından beri üzerinde en fazla çalışılan enfeksiyon hastalıklarından biri olmuştur (6).İnsan immün yetmezlik virüs (HIV) enfeksiyonu ülkemizde nadir görülmekle birlikte,ilk olarak 1981 yılında dünyada, 1985 yılında da Türkiye’de ilk vaka bildirilmiş ve sonrasında sayısı giderek artmış bir viral sendromdur (7).Bu çalışmada, Artvin Devlet Hastanesine ’ne çeşitli nedenlerle başvuran hastaların hepatit B yüzey antijeni (HBsAg), hepatit B yüzey antikoru (anti-HBs), hepatit C antikoru(anti-HCV) ve insan immün yetmezlik virüsü antikoru (anti-HIV) sonuçları incelenerek ilimize ait seroprevalansı araştırmak ve bu oranları ülke verileriyle karşılaştırmak amaçlamıştır.
Gereç ve Yöntem
Bu çalismada 01 Ekim 2009-01 Ekim 2012 tarihleri arasinda Artvin devlet hastanesine çesitli nedenlerle basvuran ve HBsAg, anti-HBs, anti-HCV ve anti-HIV tetkiki istenen hastalarin sonuçlari hasta kayitlari incelenerek retrospektif olarak degerlendirilmistir. HBsAg, Anti-HBs, Anti-HCV ve anti-HIV serum örnekleri Abbot Architect I 1000cihazi (Abbott laboratories ,Illinois, USA) ile kemilüminesan yöntemiyle arastirilmistir. Hastanemiz laboratuvarinda anti-HIV seropozitifligi ilk kez saptanan ve tekrarlarinda da pozitif sonuç elde edilen serumlar HIV enfeksiyonlari açisindan süpheli kabul edilmistir. Dogrulama için yeni kan örnekleri alinarak Il Saglik Müdürlügü araciligi ile Ankara Refik Saydam Hifzissihha Enstitüsüne gönderilmistir.
Gereç ve Yöntem
Bu çalışmada 01 Ekim 2009-01 Ekim 2012 tarihleri arasında Artvin devlet hastanesine çeşitli nedenlerle başvuran ve HBsAg, anti-HBs, anti-HCV ve anti-HIV tetkiki istenen hastaların sonuçları hasta kayıtları incelenerek retrospektif olarak değerlendirilmiştir. HBsAg, Anti-HBs, Anti-HCV ve anti-HIV serum örnekleri Abbot Architect İ 1000cihazı (Abbott laboratories ,İllinois, USA) ile kemilüminesan yöntemiyle araştırılmıştır. Hastanemiz laboratuvarında anti-HIV seropozitifliği ilk kez saptanan ve tekrarlarında da pozitif sonuç elde edilen serumlar HIV enfeksiyonları açısından şüpheli kabul edilmiştir. Doğrulama için yeni kan örnekleri alınarak İl Sağlık Müdürlüğü aracılığı ile Ankara Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsüne gönderilmiştir.
Bulgular
Çalismaya alinan hastalar incelendiginde; HBsAg 21865 hastada, anti-HBs 15284 hastada, anti-HCV 21330 hastada ve anti-HIV testinin de 17935 hasta serumunda çalisildigi belirlenmistir. HBsAg bakilan 21865 hastanin 864'inde (96), Anti-HBs bakilan 15284 hastanin 5360'inda (6),Anti-HCV bakilan 21330 hastanin 182'sinde (85) seropozitiflik saptanmistir.Anti-HIV bakilan 17935 hasta serumunda ise 10’unda (5)pozitiflik saptanmistir (Tablo 1). Hastalar cinsiyetlerine göre degerlendirildiginde HBsAg pozitiflik oraninin erkeklerde %4,71(472/10015), kadinlarda %3,30 (392/11850) oldugu görülmüstür.Yas gruplarina göre HBsAg pozitifligi degerlendirildiginde ise; en sik 41-50 yas grubunda pozitiflik saptanmis olup erkeklerde75/1266 (93), kadinlarda 61/1378 (43) oranlarinda bulunmustur (Tablo 2). Anti HBs seropozitifliginin cinsiyete göre farkliliklari degerlendirildiginde erkeklerde %34,09 (2735/8021), kadinlarda %36,14 (2625/7263) olarak tespit edilmistir.Yas gruplarina göre Anti HBsAg pozitifligi degerlendirildiginde ise; en sik 20 yas ve alti grupta pozitiflik görülmüstür (Tablo 3). Anti-HCV seropozitifligin cinsiyete göre farkliligi degerlendirildiginde erkeklerde %0,86 (84/9748), kadinlarda %0.84(98/11582) olarak tespit edilmistir. Yas gruplarina göre Anti-HCV pozitifligi degerlendirildiginde ise; en sik 51 yas ve üzeri grupta pozitiflik saptanmis olup erkeklerde 48/3144 (52), kadinlarda 41/2171 (88) oranlarinda bulunmustur (Tablo4).
Bulgular
Çalışmaya alınan hastalar incelendiğinde; HBsAg 21865 hastada, anti-HBs 15284 hastada, anti-HCV 21330 hastada ve anti-HIV testinin de 17935 hasta serumunda çalışıldığı belirlenmiştir.HBsAg bakılan 21865 hastanın 864'inde (%3,96), Anti-HBs bakılan 15284 hastanın 5360'ında (%35,06),Anti-HCV bakılan 21330 hastanın 182'sinde (%0,85) seropozitiflik saptanmıştır.Anti-HIV bakılan 17935 hasta serumunda ise 10’unda (%0,05)pozitiflik saptanmıştır (Tablo 1).Hastalar cinsiyetlerine göre değerlendirildiğinde HBsAg pozitiflik oranının erkeklerde %4,71(472/10015), kadınlarda %3,30 (392/11850) olduğu görülmüştür.Yaş gruplarına göre HBsAg pozitifliği değerlendirildiğinde ise; en sık 41-50 yaş grubunda pozitiflik saptanmış olup erkeklerde75/1266 (%5,93), kadınlarda 61/1378 (%4,43) oranlarında bulunmuştur (Tablo 2).Anti HBs seropozitifliğinin cinsiyete göre farklılıkları değerlendirildiğinde erkeklerde %34,09 (2735/8021), kadınlarda %36,14 (2625/7263) olarak tespit edilmiştir.Yaş gruplarına göre Anti HBsAg pozitifliği değerlendirildiğinde ise; en sık 20 yaş ve altı grupta pozitiflik görülmüştür (Tablo 3).Anti-HCV seropozitifliğin cinsiyete göre farklılığı değerlendirildiğinde erkeklerde %0,86 (84/9748), kadınlarda %0.84(98/11582) olarak tespit edilmiştir.Yaş gruplarına göre Anti-HCV pozitifliği değerlendirildiğinde ise; en sık 51 yaş ve üzeri grupta pozitiflik saptanmış olup erkeklerde 48/3144 (%1,52), kadınlarda 41/2171 (%1,88) oranlarında bulunmuştur (Tablo4).
Tartisma
HBV enfeksiyonu görülme sikligi açisindan düsük,orta ve yüksek endemik bölgeler olarak ayrilmaktadir.Kuzey Amerika, Kuzey ve Bati Avrupa gibi gelismis ülkeler HBV açisindan düsük endemisite gösterirken Türkiye ve Ortadogu orta endemik bölgede yer almaktadir. Bu bölgelerde HBsAg pozitifligi %2–10,anti- HBs pozitifligi ise %20–60 arasinda oldugu bildirilmektedir. Böylece Türkiye’de HBV Afrika ve Asya gibi yüksek endemisite gösteren bölgelerde toplumun %10'dan fazlasi HBV ile infektedir ve eriskinlerin %70'den fazlasinda anti-HBs pozitifligi görülür (3). Ülkemizde çesitli bölgelerden yapilmis olan çalismalarda HBsAg pozitiflik oraninin %1,3 ile %13,8 arasinda oldugu bildirilmektedir (8). Bizim çalismamizda HBsAg pozitifligi %3,96 olarak tespit edilmistir. Ülkemizden yapilmis çalismalarda HBsAg pozitifligi oranlari sirasiyla; %4,22, %10, %12,6, %2,7, %7, %5,5 olarak bildirilmistir (15). Çalismamizda tespit edilen %3,96 HBsAg pozitifliginin Dogu,Güneydogu Anadolu Bölgelerinde yapilmis çalismalarda bildirilen oranlardan daha düsük olmakla birlikte Türkiye’nin içinde bulundugu orta endemik bölgedeki oranlarla uyumlu oldugu görülmüstür. Çalismamizda HBsAg seropozitifliginin cinsiyete göre farkliliklari degerlendirildiginde erkeklerde %4,71 (472/10015), kadinlarda %3,30 (392/11850) olarak tespit edilmistir. Asan ve arkadaslarinin yaptigi çalisma ile Demirpençe ve arkadaslarinin yaptigi çalismada da bizim çalismamizla uyumlu olarak HBsAg seropozitifligi erkeklerde daha yüksek oranda saptanmistir. Tunç ve arkadaslarinin yaptigi çalismada da HBsAg seropozitifligi açisindan bakildiginda erkek oraninin kadin oranindan daha yüksek oldugu görülmüs (%62/%39) ve bizim çalismamizla uyumlu oldugu belirlenmistir (9-11). Çalismamizda HBsAg seropozitifligi açisindan yas gruplarina bakildiginda ise en yüksek oranlar 41-50 yas arasi grupta saptanmistir. Asan ve arkadaslarinin yaptigi çalismada en yüksek oranin 50-59 yas grubunda,Kaygusuz ve arkadaslarinin yaptigi çalismada en yüksek oranin 40-59 yas grubunda,Kurt ve arkadaslarinin yaptigi çalismada ise en yüksek oranin erkeklerde 41-55, kadinlarda 31-55 yas grubunda oldugu bildirilmistir (9,10,11,12,13,14,10,11,12,13,14,15). Çalismamizda Anti-HBs pozitifligi %35,06 olarak belirlenmistir. Ülkemizden yapilmis olan diger çalismalara bakildiginda Anti-HBs pozitifligi sirasiyla %48, %48,06, %38,6, %41,7 olarak bulunmustur (10,11,11,12,13,14,15,16,11,12,13,14,15,16,17). Çalismamizda Anti HBsAg seropozitifligi açisindan yas gruplarina bakildiginda ise en yüksek oranlarin 20 yas altindaki grupta oldugu saptanmistir. Ülkemizde 1998 yilindan itibaren hepatit B asisinin rutin asi takvimine girmis olmasi bu durumu izah edebilmektedir. Çalismamizda Anti-HCV seropozitiflik orani %0,85 olarak belirlenmistir.Konuyla ilgili ülkemizden yapilan diger çalismalara bakildiginda ise Anti-HCV seropozitiflik oranlari sirasiyla; %0,95, %0,62, %1,9, %1, %0,5 olarak tespit edilmis bizim çalismamizdaki sonuçta bu çalismalarla uyumlu bulunmustur (15). Çalismamizda Anti-HCV seropozitifliginin cinsiyete göre farkliligi degerlendirildiginde erkeklerde %0,86 (84/9748), kadinlarda %0,84 (98/11582) olarak tespit edilmistir.Asan ve arkadaslarinin yaptigi çalismada bu oran erkeklerde (98) kadinlara (92) göre daha yüksek olarak bulunmustur (9). Çalismamizda Anti HCV seropozitifligi açisindan yas gruplarina bakildiginda ise en yüksek oranin 51 yas ve üzeri oldugu belirlenmistir. Asan ve arkadaslarinin yapmis oldugu çalismada anti-HCV seropozitif olan kisilerin %54,23’ünü 50 yas ve üzeri grubun olusturdugu saptanmistir. Kaygusuz ve arkadaslarinin çalismasinda ise en fazla 60 yas ve üzeri grupta (8). Anti HCV pozitifligi orani görülmüstür (9,10,11,12,13,14). Bizim çalismamizda bu sonuçlarla uyumlu görülmektedir. Çalisma sonuçlarimizda anti HIV pozitifligi orani %0,05 olarak tespit edilmistir. Tunç ve arkadaslarinin çalismasinda %0,08, Demirpençe ve arkadaslarinin çalismasinda bu oran %0,015, Arabaci ve arkadaslarinin yaptigi çalismada ise bu oran %0,04 olarak belirlenmistir (10,11,11,12,13,14,15,16,17,18,19). Sonuç olarak yaptigimiz bu çalismadaki oranlar Türkiye oranlariyla uyumlu ancak HBsAg seropozitiflik oranimiz dogu illerindeki oranlardan düsük bulunmustur. HBV,HCV ve HIV enfeksiyonlarindan korunmada toplumun iyi egitilmesi ve HBV’ye karsi asilama programlarinin uygulanmasi ile bu enfeksiyonlarin görülme oranlarini azaltabilecegini düsünmekteyiz.
Tartışma
HBV enfeksiyonu görülme sıklığı açısından düşük,orta ve yüksek endemik bölgeler olarak ayrılmaktadır.Kuzey Amerika, Kuzey ve Batı Avrupa gibi gelişmiş ülkeler HBV açısından düşük endemisite gösterirken Türkiye ve Ortadoğu orta endemik bölgede yer almaktadır. Bu bölgelerde HBsAg pozitifliği %2–10,anti- HBs pozitifliği ise %20–60 arasında olduğu bildirilmektedir. Böylece Türkiye’de HBV Afrika ve Asya gibi yüksek endemisite gösteren bölgelerde toplumun %10'dan fazlası HBV ile infektedir ve erişkinlerin %70'den fazlasında anti-HBs pozitifliği görülür (3).Ülkemizde çeşitli bölgelerden yapılmış olan çalışmalarda HBsAg pozitiflik oranının %1,3 ile %13,8 arasında olduğu bildirilmektedir (8).Bizim çalışmamızda HBsAg pozitifliği %3,96 olarak tespit edilmiştir. Ülkemizden yapılmış çalışmalarda HBsAg pozitifliği oranları sırasıyla; %4,22, %10, %12,6, %2,7, %7, %5,5 olarak bildirilmiştir (9-13,15).Çalışmamızda tespit edilen %3,96 HBsAg pozitifliğinin Doğu,Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde yapılmış çalışmalarda bildirilen oranlardan daha düşük olmakla birlikte Türkiye’nin içinde bulunduğu orta endemik bölgedeki oranlarla uyumlu olduğu görülmüştür.Çalışmamızda HBsAg seropozitifliğinin cinsiyete göre farklılıkları değerlendirildiğinde erkeklerde %4,71 (472/10015), kadınlarda %3,30 (392/11850) olarak tespit edilmiştir.Asan ve arkadaşlarının yaptığı çalışma ile Demirpençe ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada da bizim çalışmamızla uyumlu olarak HBsAg seropozitifliği erkeklerde daha yüksek oranda saptanmıştır. Tunç ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada da HBsAg seropozitifliği açısından bakıldığında erkek oranının kadın oranından daha yüksek olduğu görülmüş (%62/%39) ve bizim çalışmamızla uyumlu olduğu belirlenmiştir (9-11).Çalışmamızda HBsAg seropozitifliği açısından yaş gruplarına bakıldığında ise en yüksek oranlar 41-50 yaş arası grupta saptanmıştır. Asan ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada en yüksek oranın 50-59 yaş grubunda,Kaygusuz ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada en yüksek oranın 40-59 yaş grubunda,Kurt ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada ise en yüksek oranın erkeklerde 41-55, kadınlarda 31-55 yaş grubunda olduğu bildirilmiştir (9,14,15).Çalışmamızda Anti-HBs pozitifliği %35,06 olarak belirlenmiştir. Ülkemizden yapılmış olan diğer çalışmalara bakıldığında Anti-HBs pozitifliği sırasıyla %48, %48,06, %38,6, %41,7 olarak bulunmuştur (10,11,16,17).Çalışmamızda Anti HBsAg seropozitifliği açısından yaş gruplarına bakıldığında ise en yüksek oranların 20 yaş altındaki grupta olduğu saptanmıştır. Ülkemizde 1998 yılından itibaren hepatit B aşısının rutin aşı takvimine girmiş olması bu durumu izah edebilmektedir.Çalışmamızda Anti-HCV seropozitiflik oranı %0,85 olarak belirlenmiştir.Konuyla ilgili ülkemizden yapılan diğer çalışmalara bakıldığında ise Anti-HCV seropozitiflik oranları sırasıyla; %0,95, %0,62, %1,9, %1, %0,5 olarak tespit edilmiş bizim çalışmamızdaki sonuçta bu çalışmalarla uyumlu bulunmuştur (9-12,15).Çalışmamızda Anti-HCV seropozitifliğinin cinsiyete göre farklılığı değerlendirildiğinde erkeklerde %0,86 (84/9748), kadınlarda %0,84 (98/11582) olarak tespit edilmiştir.Asan ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada bu oran erkeklerde (%0,98) kadınlara (%0,92) göre daha yüksek olarak bulunmuştur (9).Çalışmamızda Anti HCV seropozitifliği açısından yaş gruplarına bakıldığında ise en yüksek oranın 51 yaş ve üzeri olduğu belirlenmiştir. Asan ve arkadaşlarının yapmış olduğu çalışmada anti-HCV seropozitif olan kişilerin %54,23’ünü 50 yaş ve üzeri grubun oluşturduğu saptanmıştır. Kaygusuz ve arkadaşlarının çalışmasında ise en fazla 60 yaş ve üzeri grupta (%3,8). Anti HCV pozitifliği oranı görülmüştür (9,14). Bizim çalışmamızda bu sonuçlarla uyumlu görülmektedir.Çalışma sonuçlarımızda anti HIV pozitifliği oranı %0,05 olarak tespit edilmiştir. Tunç ve arkadaşlarının çalışmasında %0,08, Demirpençe ve arkadaşlarının çalışmasında bu oran %0,015, Arabacı ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada ise bu oran %0,04 olarak belirlenmiştir (10,11,19).Sonuç olarak yaptığımız bu çalışmadaki oranlar Türkiye oranlarıyla uyumlu ancak HBsAg seropozitiflik oranımız doğu illerindeki oranlardan düşük bulunmuştur.HBV,HCV ve HIV enfeksiyonlarından korunmada toplumun iyi eğitilmesi ve HBV’ye karşı aşılama programlarının uygulanması ile bu enfeksiyonların görülme oranlarını azaltabileceğini düşünmekteyiz.Yazışma Adresi/Address for Correspondence:Dr. Ayşe İnci, Artvin Devlet Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği, Artvin, TürkiyeTel.:+90 505 661 41 40 E-mail: [email protected]Geliş tarihi/Received:15.11.2012Kabul tarihi/Accepted:14.12.2012© Viral Hepatit Dergisi, Galenos Yayınevi tarafından basılmıştır. / Viral Hepatitis Journal, published by Galenos Publishing.