ÖZET

The aim of this study was to evaluate the clinical course of Hashimoto’s thyroiditis (HT) in children and adolescents and the effects of levothyroxine therapy on the clinical course and laboratory findings.

The clinical and laboratory data of 101 patients with HT at presentation and during a three-year follow-up period were retrospectively evaluated using patient records.

The mean age of the patients at the time of diagnosis was 12.3±2.90 years and female/male ratio was 5.7/1. The complaint at the time of hospital presentation was goiter in 57.8% of the patients. At baseline, 36.7% of the patients were euthyroid, whereas 32.7% had subclinical hypothyroidism, 16.6 % of subjects were evaluated as hypothyroid. Twelve of the 28 patients who were initially euthyroid and not receiving therapy developed subclinical or overt hypothyroidism during the first 18 months of the follow-up period and were started on thyroid medication. At presentation, the mean anti-thyroglobulin (anti-Tg) and anti-thyroperoxidase antibody levels were 450±725 IU/mL and 392±428 IU/mL, respectively and at the end of the follow-up period, a significant decrease was observed in the anti-Tg levels of patients receiving levothyroxine from the beginning.

Thyroid functions of the patients with HT should be monitored periodically for hypothyroidism. Levothyroxine therapy may positively affect the clinical course of the disease and the antibody titers.

Gereç ve Yöntemler:

Çalışma Adıyaman ilinde 147 berber ve kuaför ile yapıldı. Adıyaman İl Sağlık Müdürlüğü ve Sanatkarlar Odası’nın beraber hazırladığı eğitim programı kapsamındaki seminer öncesi katılımcılar tarafından anketler dolduruldu. Anketler literatürler gözden geçirildikten sonra oluşturuldu.

Bulgular:

Otuz altı katılımcı HIV + HBV + HCV’nin kan yolu ile bulaştığı doğru cevabını verdiler. Katılımcıların %72,9’u HBV’nin, %21,9’u HIV’in kan yolu ile bulaştığını belirtti. Tıraş bıçaklarının ve usturanın doğru kullanımı ile ilgili soruya sadece 10 katılımcı (%6,8) “Her bir müşteri için yenisini kullanırım” doğru cevabını verdi. Berber ve kuaförlerin %17,3’ü bir önceki ay %49’u son bir yıl içinde müşterilerine kullandıkları jilet ve ustura gibi keskin cisimlerle yaralandıklarını belirttiler. Katılımcıların %60,1’i HBV’ye karşı aşılı iken %39,9’u aşısız idi.

Sonuç:

Berber ve kuaförlerin kan yolu ile geçen patojenlere karşı bilgi düzeyleri yetersizdir ve kendilerini ve müşterilerini korumak için gerekli önemi göstermemektedirler. (Viral Hepatit Dergisi 2014; 20(2): 67-71)