ÖZET
Amaç:
Kronik hepatit B (KHB) birçok klinik bulgu ile ortaya çıkabilir. Bu çalışmada merkezimizde takip edilen KHB olgularının ELISA, tedavi ve non-invaziv skorlama sistemleri açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Sonuç:
FIB-4 ve APRİ skorları, tedaviye yanıtsız olguların bir kısmına biyopsi yapılması ve gerekirse tedaviye başlanması açısından rehberlik edebilir.
Bulgular:
Dört yüz hastanın %52,5’i erkekti. Olguların yaş ortalaması 19,0-84,0 (49±12,7) idi. Dokuz olguda (%2,25) hepatit B yüzey antijeni negatifliği (p=0,012) gelişti ve HBV-DNA negatifliği %7,8’den %63,2’ye (p=0,001) yükseldi. Tedavi almayan olguların FIB-4 skoruna göre %36,9’u ve APRİ skoruna göre %16,3’ü F ≥2 idi. Biyopsi FIB-4 ve APRİ ile karşılaştırıldığında, FIB-4 ve APRİ skorlarının pozitif öngörme değerinin (sırasıyla; %87 ve %95) düşük fibrozu (F ≤1), negatif öngörme değerinin (sırasıyla; %94,7 ve %95,8) ise ileri fibrozu (F ≥4) öngördüğü tespit edildi.
Gereç ve Yöntemler:
Dört yüz KHB olgusu retrospektif olarak incelendi. Tanı anında ve son başvuruda ELİSA ve tedavi durumu kaydedildi. Biyopsi yapılan ve tedavi alan olgular (n=40) ve biyopsi yapılmayan tedavisiz olgular (n=135) için fibrozis-4 FIB-4 ve aspartat aminotransferaz - trombosit oranı indeksi (APRİ) skorları hesaplandı. Gruplarda FIB-4 ve APRİ cut-off değerleri hesaplandı. Elde edilen sonuçlar fibrozis belirteçlerinin anlamlılığı ile karşılaştırılmıştır. Biyopsi yapılmayan hastalarda FIB-4 ve APRİ skorlarında fibrozis ≥2 için hesaplanan cut-off değerine göre hasta sayısı, yüzde olarak belirlendi.