ÖZET
Amaç:
Kronik hepatit C (KHC) virüsü enfeksiyonu, tüm dünyada kronik karaciğer hastalığının önemli bir nedenidir. Türkiye’de hastalığın prevalansı %0,5-1 arasındadır. Yakın zamana kadar, KHC hastalarının standart tedavisinde pegile-interferon (PEG IFN) ve ribavirin kombinasyonu kullanılmaktaydı. Bu çalışmada amacımız KHC hastalarının gerçek yaşam verilerini değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntemler:
Ocak 2008-Aralık 2015 tarihleri arasında kliniğimizde takip edilen ve tedavisi tamamlanan naif KHC tanılı hastaların dosyaları retrospektif olarak incelendi; hastaların demografik verileri ve tedavi yanıtları değerlendirildi.
Bulgular:
Çalışmamızda değerlendirmeye alınan toplam 117 hastanın 67’si kadın olup ortanca yaş 48 (15-65) idi. Hastaların 105’inde genotip 1, 3’ünde genotip 2, 9’unda genotip 3 saptandı. Hastalara PEG IFN alfa-2a (81/117) veya alfa-2b (36/117) ve ribavirin kombine tedavisi başlandı. Genotip 1 hastalarının %68’inde kalıcı virolojik yanıt (KVY) saptandı. Genotip 2 ve 3 hastalarından sadece bir kişide relaps gözlenirken, 11 hastada KVY sağlandı.15-30 yaş grubunda tüm hastalarda KVY sağlanırken, 60 yaş üstünde KVY oranı %42 bulunmuştur. Tüm hastalar değerlendirildiğinde ise, olguların %70’inde KVY saptanmıştır.
Sonuç:
KHC uzun dönemde bir çok komplikasyona (siroz, terminal karaciğer yetmezliği ve Hepatoselüler karsinom) neden olabildiğinden, tedavisiz kalan hastalar progresif karaciğer hastalıkları açısından risk altındadır. Bu sağlık sorunuyla etkili bir şekilde başa çıkabilmek için erken tedavi gereklidir, çünkü ileri fibroz kötü prognoz ve başarısız tedavinin önemli bir göstergesidir. Direkt etkili ajanlarla KVY oranları oldukça yüksek olmakla beraber, yine de tedaviye erken başlanması KHC’nin komplikasyonlarından korunmak ve bulaş zincirinin kırılması açısından önemlidir.