Sayın Editör, Dünyada her yıl 35 milyondan fazla sağlık personeli, kontamine tıbbi aletlerle yaralanmaya maruz kalmaktadır (1). Hepatit B virüsü (HBV), Hepatit C virüsü (HCV) ve insan immün yetersizlik virüsü (HIV) ile enfekte olgularla gelişen yaralanmalar sağlık personeli için risk oluşturmaktadır. Çalışmamızda hastanemizde çalışan 276 sağlık personelinin HBV, HCV ve HIV serolojisini belirlemeyi, HBV’ye karşı bağışıklığı olmayanları saptayıp aşılamayı amaçladık. 01 Kasım-31 Aralık 2012 tarihleri arasında 64 doktor, 108 ebe/hemşire, 48 tıbbi teknisyen ve 56 temizlik personelinde HBsAg, anti-HBcIgG, anti-HBs, anti-HIV, anti-HCV testleri mikro-ELISA ile çalışıldı. Çalışmamızda HBsAg pozitifliği %1,4 olarak tespit edilirken anti-HIV ve anti-HCV pozitifliği saptanmadı. Meslek gruplarına göre HBV duyarlılığı dağılımı tabloda verilmiştir (Tablo 1). Meslek gruplarının HBV’ye karşı bağışıklık durumlarını karşılaştırdığımızda ise; en yüksek aşılanma oranının doktor grubunda (%81,2) ve en düşük aşılama oranının temizlik personeli grubunda (%48,2) olduğu tespit edildi. Toplam 3 (%1,1) personelimizde izole anti-HBc total pozitifliği tespit edildi. Ülkemizde sağlık çalışanları arasında HBsAg pozitifliği %1,7-17,1, anti-HBs pozitiflik oranı %17,9–52,9, Anti-HCV pozitifliği %0-1,2 olarak bildirilmiştir (2).Bizim sonuçlarımız bu oranlarla uyumludur. Aşıyla önlenebilir hastalıklarda sağlık çalışanları için yürütülecek immünizasyon programı enfeksiyon riskinin en aza indirilmesini etkin bir şekilde sağlamaktadır.